NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
سَعِيدُ بْنُ
مَنْصُورٍ
حَدَّثَنَا
إِسْمَعِيلُ
بْنُ
زَكَرِيَّا
عَنْ الْحَجَّاجِ
بْنِ
دِينَارٍ
عَنْ
الْحَكَمِ عَنْ
حُجَيَّةَ
عَنْ عَلِيٍّ
أَنَّ الْعَبَّاسَ
سَأَلَ
النَّبِيَّ
صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
فِي
تَعْجِيلِ
صَدَقَتِهِ
قَبْلَ أَنْ
تَحِلَّ
فَرَخَّصَ
لَهُ فِي
ذَلِكَ قَالَ
مَرَّةً
فَأَذِنَ
لَهُ فِي
ذَلِكَ
قَالَ
أَبُو دَاوُد
رَوَى هَذَا
الْحَدِيثَ
هُشَيْمٌ
عَنْ
مَنْصُورِ
بْنِ
زَاذَانَ عَنْ
الْحَكَمِ
عَنْ
الْحَسَنِ
بْنِ مُسْلِمٍ
عَنْ النَّبِيِّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ وَحَدِيثُ
هُشَيْمٍ
أَصَحُّ
Ali (r.a.)'den rivayet
edildiğine göre Abbâs (r.a.), zekâtın vaktinden önce verilmesini Peygamber
(s.a.v.)'e sordu da Resûlullah (s.a.v.) ona bu hususta ruhsat verdi, -bir
rivayette- Ali, "ona bu hususta izin verdi" dedi.
Ebû Dâvûd dedi ki: Bu
hadisi Hüşeym, Mansur b. Zâzân'dan, O'da Hakem'den, o da el-Hasan b.
Müslim'den, o da Peygamber (s.a.v.)'den rivayet etmiştir. Hüşeym'in hadisi daha
sahihtir.
İzah:
Tirmizî, zekât; İbn
Mâce, zekât; Ahmed b. Hanbel, I- 104; Dârimî, zekât; Dârekutnî, es-Sünen, II, 123;
Hâkim, el-Mustedrek, III, 332; Beyhakî, es-Sünenü'l-kübrâ, IV, 111.
Zekâtın vakti, malın
üzerinden bir yıl geçmesidir. Bu süre ticaret mallarına mahsustur. Hurma, üzüm
ve hububat gibi toprak ürünlerinin zekât vakti ise, elde edilip toplandıkları zamandır.
Binaenaleyh bunların üzerinden yılın geçmesi söz konusu değildir. Geniş bilgi
için 1573 no'lu hadisin açıklamasına bakınız.
Bu hadis yıl
tamamlanmadan önce zekâtın verilmesinin caiz olduğuna delâlet etmektedir.
Hanefî, Şafiî ve Hanbelîler bu görüştedirler. Bunlara göre, zekâtı vaktinden
önce verilecek olan malın nisaba ulaşmış olması ve bu nisabı yıl boyunca
koruması şarttır.
Süfyan es-Sevrî, Dâvûd
ve Hasan el-Basrî'ye göre yıl dolmadan zekât vermek caiz değildir. Bunların
delilleri:
a. İbn Mâce'nin Âişe
(r.anhâ)'den merfû olarak rivayet ettiği şu hadistir:
"Bir mal üzerinden
yıl geçmedikçe zekâta tabi değildir". Ancak bu hadisin senedinde geçen
Harise b. Muhammed, muhaddislerce zayıf görülmüştür.
b. Ali (r.a.)'den merfû
olarak rivayet edilen 1573 no'lu hadisteki "üzerinden yıl geçmedikçe
hiçbir malda zekât yoktur" ifadesidir.
c. Zekât namaz gibi
vakti olan bir farzdır. Binaenaleyh namazı vaktinden önce kılmak nasıl caiz
değilse, zekâtı da yıl dolmadan önce vermek caiz değildir.
Mâlikîler de bu
görüştedirler. Ancak onların meşhur olan görüşlerine göre, zekatın yılın
dolmasına bir ay kala verilmesi kerahetle beraber caizdir.
Hanefî, Şafiî ve
Hanbelîler, bunların delil olarak ileri sürdükleri hadisleri şöyle
yorumlamışlardır:
Bu hadisler, üzerinden
yıl geçmeden malın zekâtının verilmesinin vâcib olmadığına delâlet ederler.
Zekâtın yıl dolmadan önce verilmeyeceğine değil. Zira zekâtın yıl dolmadan önce
verilebileceğine delalet eden hadisler vardır. Bu babta geçen hadisler
onlardandır.